İngilizcede vakit bildirmenin nasıl yapıldığını görmeden önce kullanılacak yeni kelimelerin anlam ve okunuşları verelim:
time vakit, zaman
o’clock saat
past geçiyor
to var
half past yarım, buçuk
quarter çeyrek
minute dakika
o’clock kelimesi vakit bildirirken söylenen “saat üç, saat beş” sözlerindeki “saat” anlamındadır.
“…ye, …ya” ve “…mek, …mak” anlamlarında olduğunu bildiğimiz to öntakısı vakit bildirmede kullanılınca “üçe beş var, altıya yirmi var” cümlelerindeki “var” anlamını verir.
İlk önce İngilizcede vakit sormak için : What time is it? Saat kaç? kullanılır.
Şimdi de saatin nasıl bildirileceğini görelim.
Aşağıdaki cümleleri tetkik ediniz.
What time is it? Saat kaç?
It’s ten o’clock. Saat ondur.
It’s five o’clock. Saat beştir.
It’s two o’clock. Saat ikidir.
It’s seven o’clock. Saat yedidir.
It’s three o’clock. Saat üçtür.
It’s eleven o’clock. Saat on birdir.
It’s eight o’clock. Saat sekizdir.
Saati bildiren rakam,
It’s…………………o’clock
kalıbında It’s ile o’clock arasına konulur.
Buna göre, mesela saatin 6, 4, 1 olduğunu bildirmek için yapılacak şey bu rakamları söylediğimiz kalıba yerleştirmektir.
It’s six o’clock. Saat altıdır.
It’s four o’clock. Saat dörttür.
It’s one o’clock. Saat birdir.
It’s three o’clock. Saat üçtür.
It’s eight o’clock. Saat sekizdir.
Şimdi de Türkçede “var” , “geçiyor” ile ifade edilen kesirli vakitlerin nasıl söylediğini görelim. İlk olarak “var” ile ifade edilen kesirli vakitlerin İngilizcede anlatılış şeklini inceleyelim.
What time is it? Saat kaç?
It’s twenty to one. Bire yirmi var.
It’s ten to four. Dörde on var.
It’s five to eleven. Onbire beş var.
It’s twenty-five to two. İkiye yirmi beş var.
Bu cümlelerde değişmeyen kalıp şudur: It’s……………..to…………….
Burada ilk boşluğa dakika, sonrakine de saat yerleştirilmektedir.
Quarter kelimesi kullanılınca başına bir a eklenir.
It’s a quarter to six. Altıya çeyrek var.
It’s a quarter to nine. Dokuza çeyrek var.
It’s a quarter to one. Bire çeyrek var.
Türkçedeki “geçiyor” yerine İngilizcede past kullanılır.
It’s twenty past twelve. On ikiyi yirmi geçiyor.
It’s ten past three. Üçü on geçiyor.
It’s five past one. Biri beş geçiyor.
It’s twenty-five past six. Altıyı yirmi beş geçiyor.
Bu cümlelerde değiçmeyen kalıp şudur: It’s…………….past…………….
Yine daha önceki kalıpta olduğu gibi, önce dakika sonra saat yer alır.
“çeyrek geçiyor” söylemek için a quarter kullanılır:
It’s a quarter past three. Üçü çeyrek geçiyor.
It’s a quarter past eight. Sekizi çeyrek geçiyor.
It’s a quarter past eleven. On biri çeyrek geçiyor.
Buçukları anlatmak için half past kullanılır.
It’s half past four. Dört buçuk.
It’s half past ten. On buçuk.
It’s half past eight. Sekiz buçuk.
It’s half past one. Bir buçuk.
Buçuklar için kalıp şudur: It’s half past…………….
Buradaki boşluğa saat konulmaktadır.
It’s twenty past ten.
It’s half past three.
“geçiyor” ve “var” larda dakika 5-10-15-20-25’ten birisi değil de 3-7-8-9-14 gibi beşle bölünmeyen bir sayı ise kalıba minutes eklenir.
It’s five past two. İkiyi beş geçiyor.
It’s four minutes past two. İkiyi dört dakika geçiyor.
It’s ten to eleven. Onbire on var.
It’s fourteen minutes to eleven. On bire ondört dakika var.
It’s seventeen minutes past one. Biri onyedi dakika geçiyor.
It’s three minutes past ten. Onu üç dakika geçiyor.
It’s six minutes to eight. Sekize altı dakika var.
It’s nineteen minutes to five. Beşe on dokuz dakika var.
It’s thirteen minutes to two. İkiye on üç dakika var.
It’s nine minutes past eleven.
On biri dokuz dakika geçiyor.
It’s four minutes past twelve.
On ikiyi dört dakika geçiyor.
It’s five o’clock.
It’s nine o’clock.
It’s ten to four.
It’s a quarter to two.
It’s a quarter past eight.
It’s twenty past nine.
It’s seventeen minutes past eleven.
It’s half past eleven.
It’s half past ten.
It’s eight minutes to five.
It’s twenty past eleven.
Saatler ve at
Türkçedeki “saat sekizde, saat ikide” gibi deyimler İngilizcede at öntakısı kullanılmak suretiyle yapılır. At, bu cümlelerde “de” anlamını verir.
eight o’clock saat sekiz
At eight o’clock saat sekizde
At two o’clock saat ikide
At seven o’clock saat yedide
At five o’clock saat beşte
At eleven o’clock saat onbirde
At half past nine saat dokuz buçukda
I get up at eight o’clock. Saat sekizde kalkarım.
We go to school at nine o’clock. Okula saat dokuzda gideriz.
They drink tea at five o’clock. Saat beşte çay içerler.
Selma comes to our house at ten o’clock.
Selma evimize saat onda gelir.
My mother opens the windows at seven o’clock.
Annem pencereleri saat yedide açar.